27 Ağustos 2024 Salı

Linwood Barclay - Kaza

"Belki de her şey böyle sona eriyordu. İnsanlar ölüyor ve sırlarını mezara götürüyorlardı."

Kaza//Linwood Barclay 
@koridoryayinlari 

Merhaba,

Bugün okuduğum ikinci Linwood Barclay kitabı, Kaza ile geldim. Ve yine çok beğendim. İlmek ilmek işlenmiş bir kurgu ve ardından ikinci yarıda temposu her sayfada yükselen bir anlatım. Kesinlikle soluk kesici.

Kitabın konusuna gelirsek; Glen, çalışkan ve mesleğini hakkıyla yapan bir müteahhittir. Ama son dönem ekonomideki kötü gidişat, tüm çevresi gibi onu da olumsuz etkilemiş, üstüne üstlük son yaptığı işlerden birinde yangın çıkınca canını zor kurtardığı gibi, büyük zarar etmiştir.

Karısı Sheila ise, kocasına yardım edebilmek için akşamları muhasebe kursuna gitmekte ve ev ekonomisine katkı sağlamaya çalışmaktadır.

Bir akşam eşinin kurstan dönmesini bekleyen Glen, Sheila gelmeyince çok endişelenir. Bir süre sonrada kötü haberi alır. Eşi sarhoş bir şekilde araba kullanırken kaza yapmış ve kendisi ile birlikte iki kişinin daha ölmesine neden olmuştur. 

Eşinin alkollüyken araç kullanmayacağını bilen Glen'in bu kaza aklına hiç yatmaz. Araştırdıkça yaşadıkları hayatta bilmediği, görmediği katman katman suçlara tanık olur. Bu arada Glen araştırdıkça çevresindeki ölümler artmaktadır. Bir yandan kızları Kelly'yi korumaya çalışırken bir yandan da öğrendiklerini sindirmeye ve birleştirmeye çalışan Glen kime güvenmeli, kimden yardım istemelidir?

Psikolojik gerilim sevenlere kesinlikle tavsiye ederim. 

Görüşmek üzere ✨ 

21 Ağustos 2024 Çarşamba

David Foenkinos - Güzelliğe Doğru


"İkisinin arasında daima uzun sessizlikler vardı. Belki de gerçek anlamda yakın olmanın tanımı buydu: İnsanın kendini boşluğu doldurmak zorunda hissetmemesi."

Güzelliğe Doğru//David Foenkinos 
@yanpasajyayinevi 

Merhaba,

Aslında ben kitabı sabah bitirdim. Hemen taze taze yorum yazmayı sevdiğimi bilirsiniz. Ama bu kitap var ya, beni öyle etkiledi ki, biraz durulmak, sakinleşmek istedim. Yeterli geldi mi beklemek, hayır. Çünkü Güzelliğe Doğru uzun süre etkisinde kalacağınız bir kitap.

Antione Duris, Lyon'da bir sanat tarihi profesörüdür. Üstelik sıradan, tanınmamış bir kişi değildir. İşinde isim yapmış, makaleler yazan, mesleğinde aranan biridir.

Sonra bir gün, işi bırakır, evini bırakır, arkadaşlarını, kız kardeşini ve çok sevdiği yeğenini geride bırakarak, elinde valizi Paris'e gider. Kendisiyle tüm iletişim yollarını kapatmıştır geride kalanlara. Sözde yıllardır aklında olan romanını yazacaktır, gerçekte ise bilinmeze doğru bilinmez bir sebeple adım atmıştır.

Mathilde, Orsay Müzesi'nde İnsan Kaynakları Müdürüdür. Karşısında müze bekçiliği için başvuran, makalelerini okuduğu sanat tarihi profesörünü görünce şaşırır ve sorgular. 
Neden? 
Cevap: ...
Yok.

Mathilde merakına yenik düşerek Antoine'ı işe alır ve uzaktan onu izlemeye başlar. Onun bir tablonun önünde uzun saatler geçirdiğini fark eder. 

Antoine'ın geçmişini arkada bırakmasının nedenleri, onun müzenin dinginliğinde güzelliğe yönelerek düşünmesini sağlayacaktır. Mathilde ise onun kendini tekrar bulmasında bir dost, bir arkadaş, belki bir sevgili olarak yanında destek olacaktır.

Antoine'ı sarsan olayların beni de derinden sarsması, yazarın aslında kısa gibi görünen ama her sayfasında ve kurgusunda okuyucu derinden etkileyen üslubu ile unutulmayacak bir kitaba dönüştürüyor. 

Yan Pasaj Yayınevi yine güzel seçkisiyle ve özenli çalışmasıyla okuyucu kitlesini hayal kırıklığına uğratmıyor. 

Görüşmek üzere ✨

15 Ağustos 2024 Perşembe

Vi Keeland - Davetiye

"Olanların hiçbirinin tesadüf olduğunu düşünmüyorum. Bence hayat farklı yönlere uzanan bir dizi basamak taşı. Hangi yolu izlememiz gerektiği konusunda hiçbir fikrimiz yok, bu yüzden düz bir çizgide yürümeye ve en büyük taşları takip etmeye meyilliyiz çünkü en kolayı bu. Tesadüflerse sapa bir yola ulaştıran daha küçük taşlar. Eğer yeterince cesursan o taşları takip eder, kendini tam olarak olman gereken yerde bulursun."

Davetiye//Vi Keeland 
@yabanciyayinlari 

Merhaba,

Ben nasıl oldu da bu kadar zaman rafta beklettim diye pişman olduğum bir kitapla geldim. Vi Keeland'dan Davetiye.

Karakterler o kadar tatlıydı ki, anlatamam. Trip yok, birbirlerine eziyet yok. Tatlı, çekişmeli başlayan bir tanışmanın ardından çok tatlı bir ilerleyiş var. Sorunsuz mu, tabi değil ama hayatta öyle değil mi?

Stella, koku duygusu gelişmiş ve bu özelliğini de parfüm sektöründe çalışarak geliştirmiş biridir. Hatta bir projesi olduğundan işini bırakmış ve kendi kişiye özel parfüm şirketi için planlar yapmaktadır. Ne var ki, ummadığı bir şekilde parasını kaybeder.

Birde hobisi vardır Stella'nın. İnternetten satın aldığı eski günlükleri okumak. Bir tarz roman okumak gibi, ama o gerçek insanları tercih ediyor. Hatta New York Kütüphanesi'nde evlenen bir kadının günlüğü aklından çıkmayanlardan. Günlerce kütüphane merdivenlerinde oturup o günlüğü okumuş, acaba o kadına ya da eşine rastlar mıyım diye hayaller kurmuştur.

Hudson ise, ailesine ait bir yatırım şirketini yönetmekte olan boşanmış bir kızı olan biridir. 

Tanışmaları ise son derece çarpıcı. Stella onu dolandırıp giden ev arkadaşına gelen bir düğün davetiyesinin cazibesine kapılır. Çünkü düğün New York Kütüphanesi'ndededir. Bu düğüne gitme kararı almasında ise en büyük yardımcıları en yakın arkadaşı Fisher ve bir iki kadeh (şişe de olabilir) şaraptır. 

Düğünde onun davetsiz bir misafir olduğunu anlayan Hudson ise, bu kaçak katılma kararına bin kez pişman edecektir🤣

Çok severek okudum. Türü, yazarı sevenler kesinlikle kaçırmamıştır zaten, ben geç kaldım☺️

Görüşmek üzere ✨✨✨

Notsuz olmaz: Günlük sevgisi nereye bağlandı, kesinlikle okumalısınız 🙈

10 Ağustos 2024 Cumartesi

Linwood Barclay - Psikoz


"Annesine bu defa farklı olduğunu söylemenin bir yolu yoktu. Onu aramayışının düşüncesiz ve benmerkezci bir aptal olmasından değil, bunu yaparsa öldürülmekten korkmasından kaynaklandığını söylemesinin güvenli bir yolu yoktu."

Psikoz//Linwood Barclay//Koridor Yayınları 

Merhaba,

Bugün bir psikolojik gerilim türünde bir kitapla geldim. Linwood Barclay'den Psikoz.

Kilbride kardeşler. Ray başarılı bir illüstratör olarak hayatını sürdürürken, Thomas küçük yaşlardan itibaren haritalara olan takıntısı ile dünya kentlerini ezberleyerek vaktini dolduruyor. Tüm vaktini babasıyla yaşadığı evdeki odasında geçiriyor.

Babalarının şüpheli ölümü ile bu sefer ne yapılacağına karar verene kadar kardeşi Ray evde ona eşlik etmeye başlar. Bir gün Thomas, dünyayı gezmek için kullandığı internet sitesinde bir görüntüye rastlar. Başına poşet geçirilerek öldürülen birinin görüntüsü. Ve Ray'i bu görüntüyü kontrol etmek için New York'a gitmeye ikna eder.

Ray elinde cinayetin fotoğrafı ile kapıyı çaldığında ise katillerin onların peşine takılacağından habersizdir. 

İki farklı olayın hangi noktada birleşerek devam edeceğini merak ederek okudum. 

Yazardan okuduğum ilk kitap ama son olmayacak. Kaza şimdi listemde, sonrası ise alınacaklar listemde.

Görüşmek üzere ✨✨✨

7 Ağustos 2024 Çarşamba

Yelgin Arkoç Mesci - Kal Bizimle Daphne

"Bazı yaşam öyküleri vardır inanılmazdır. Bu kadar da olur mu deriz. Her şeyin bittiğini düşünür, bundan sonrası yok sanırız. Ama yaşam dediğimiz olgu durağan değil, her daim devinim içindedir. Karşımıza yeni yeni insanlar çıkarır ve ummadığımız anlarda umuda gebe yeni başlangıçlar yaptırır."

Kal Bizimle Daphne//Yelgin Arkoç Mesci
@altinkitaplar 

Merhaba,

Bugün "Bizimle Kal Daphne" kitabının giriş kısmından bir alıntıyla geldim. Henüz yeni bitirdiğim, henüz sayfalarının arasından çıkamadığım. 

Bazı yaşam öyküleri inanılmazdır, Defne'nin hikayesi de öyle.

Defne, İstanbullu bir doktorun on yaşında biricik kızı. Hep hasta olduğu söylenen bir annesi, birde ağabeyi var. Yazları Yalova'da geçiren ailenin burada bir çiftlikleri var. 1999 Marmara Depremine, aslında o gün çiftlik evinde olan olan aile akşam Defne'nin ısrarıyla yakın arkadaşı Nergis'i de alarak Yalova'ya geçiyor ve orada yakalanıyorlar. Bu depremden sadece Defne ve Nergis sağ çıkıyor bulundukları yerden. Ve Defne bir gece içinde kimsesiz kalıyor. İstanbul'daki amcası ona sahip çıksa da yengesi ve kuzenleri onu bir türlü benimseyemiyorlar. Nergis'i görmek istese de amcası buna bir türlü müsade etmiyor.

Defne, İngiltere'ye yatılı okula gönderiliyor. Orada Susan ve annesi Eve ona kol kanat geriyor, ikinci ailesi oluyor. Defne oluyor Daphne. Bundan sonra ise Türkiye'ye dönmek istemiyor. Dönecek kimsesi yok diye düşünüyor. 

Diğer tarafta Ömer. Nergis'i ağabeyi. Ailesi Osmanlı zamanında Batum'dan göçmüş, Yalova'ya yerleşmiş. Atasagun çiftliğinde çalışıyorlar. Çocuklukları beraber geçiyor. Deprem gününe kadar. Yıllarca amcasından Defne'nin adresini istiyor. Sizinle görüşmek istemiyor diyerek geri çevriliyor.

Farklı yollardan geçen bu insanlar için hayat kendi içinde bir plana sahip. Su akar yolunu bulur, derler ya. Aynı öyle. 

Aslında bu iki ya da daha fazla insanın öyküsü değil sadece. İçinde pek çok unsur barındıran, bilgilendiren bir kitap aynı zamanda.

Yazar Yelgin Arkoç Mesci'nin akıcı bir kalemi var. 20 yıla yayılan bir hikayeyi sıkmadan bizlere sunmuş. Hatta yüzyıllar öncesine de uzanmış yer yer. 

Görüşmek üzere ✨✨✨

6 Ağustos 2024 Salı

Annabel Monaghan - Çat Kapı Aşk

"Zaman harcamaya değer olduğumu düşünmesi fikrine bayılıyordum. Cümlesinin derinliklerinde gömülü olan gelecek zaman kipi ipucuna da."

Çat Kapı Aşk//Annabel Monaghan
@nemesiskitap 

Merhaba,

Öncelikle söylemeliyim ki, ben kitabı çok sevdim. Hatta çeşitli platformlarda sevmediği şeklinde yorum yapan okurlara da üzüldüm. Ama şu var ki, bana hitap etmeyen kitaplara bende acımasız davranabiliyorum. O yüzden bu kitabı okumak, bu kitaba denk gelmek bana çok iyi geldi, içime sindi demeliyim.

Kitabımızın konusuna gelirsek; Nora kocası tarafından terk edilmiş (iyi ki🤣), iki çocuklu bir kadındır. Televizyondaki romantik bir kanala, şablon senaryolu, aşk filmleri yazmaktadır ve kıt kanaat geçinmektedir (ay ben bu filmleri çok severim, arkasındaki mantığı kavrayınca seyredebilecek miyim bilmem🙈).

Bir gün, kocasının onu terkedişine dair bir senaryo yazar ve Hollywood dünyasına adım atar. Üstelik filmin bir kısmı kendi çay evinde çekilecektir. Set ekibi evine doluşur, üstelik başrol oyuncusu aktör, önce bahçesine sonra çay evine yerleşir.

Leo, annesini yeni kaybetmiş ve hayatın anlamını sorgulamaya başlamıştır. Böyle bir dönemde Nora ve çocuklarla tanışmış olmak, onların hayatına dahil olmak ona ilaç gibi gelmiştir. Özellikle çocuklara yaklaşımı çok güzeldi. Bu konuda Anlaşma kitabındaki Tristan'a bile rakip olabilir.

Kitabın bir kusuru vardı. Aslında benim için değil ama objektif olmak adına, yazar normalden kısa tutmuş. Günümüzde ay yeter bir bölüm daha olmasın bitsin artık bu kitap, duygusu yaşadığım kitaplar var (örnek Çarpık Aşk💀). O yüzden yazar bir tık daha duygu derinliği verebilirdi diyorum.

İçinde +18 barındırmayan, tatlı bir aşk romanı okumak isteyenleri bu kitaba alalım. 

Görüşmek üzere ✨

5 Ağustos 2024 Pazartesi

Ella Maise - Love&Hate Serisi 1 - Jason Thorn'u Sevmek

"Onun o güzel kalbine sahip olmak istediğim kadar, gizli gülümsemelerine de sahip olmak istiyordum. Var oluşlarının sebebi olmak istiyordum."

Jason Thorn'u Sevmek//Love&Hate Serisi 1//Ella Maise
@yabanciyayinlari 

Merhaba,

Bugün okurken keyifle okuduğum, bitince yok o kadar da değildi dediğim bir kitapla geldim. Nasıl oluyor demeyin, oluyormuş.

Kitap bir yere kadar çok keyifle gitti. Nasıl mı? Anlatayım.

Olive, yedi yaşındayken abisi Dylan eve yeni taşıman komşu çocuğu getirir. Alkolik annesi, onu eve almamış ve kapıda kalmıştır. Bu trajik durum tüm Taylor ailesinin kalbine dokunur ve o günden sonra Jason'a kalplerinin ve evlerinin kapısını açarlar. Ve evinden çok orada kalmaya başlar. Annesi yüksek dozdan ölüp babası onu yanına alana kadar. Bu arada Olive'in de çocukluk aşkı olmuştur çoktan. Ama gitmeden önce olan bir olayla kalbi kırılan Olive, yıllar sonra yazdığı romanda Jason'dan esinlenmiş ve çok satanlar listesinde aylarca kalmıştır.

Olive kitabına gelen film teklifiyle, yapımcılarla toplantıya çağrılır ve orada Jason ile karşılaşır. Çünkü Jason ünlü bir aktör olmuş 26 yaşında iki kere Oscar almıştır (abartsaydık biraz Ellacım). Bu arada Jason taşındıktan bir süre sonra bağlantıyı kesmiş ve yıllarca görüşmemişlerdir. 

Jason ünlü bir aktör olduğu kadar, özel hayatına dikkat etmeyen biri olduğundan başı derde girince, o sırada Olive ile bir fotoğrafları devreye girer ve Jason'un itibarını kurtarmak için bir anlaşma yaparlar. (Ama çok sevdiği, ailesi yerine koyduğu Taylor'lara haber verme gereği duymazlar).

Bu aşamadan sonra biraz sıkıldığımı itiraf edeblilirim. Ama başlangıcı ve büyük çoğunluğunu çok severek okudum. 

Bir not: +18 kısımları bulunmaktadır. Sonra söylemedin demeyin.

Ayrıca serinin ikinci kitabı To Hate Adam Connor'ı mutlaka okumam gerek. Son kısımda Jason'a komşu olan Adam ile Olive'in arkadaşı Lucy. Bekleniyorsunuz.

Ella Maise - Love&Hate Serisi 2 - Adam Connor'dan Nefret Etmek

"Bazen hayatınızın değişmesi yıllar sürer. Bazense bir ömür. Bir sabah uyanıp etrafınıza bakarsınız ve birdenbire her şeyin değiştiğini fark edersiniz. Arkadaşlarınız sandığınız insanlar ve sevdikleriniz... çoktan gitmişlerdir. Hayatınız farklıdır. Farkında olmadan zaman uçup gitmiştir."

Adam Connor'dan Nefret Etmek//Love&Hate Serisi 2// Ella Maise
Yabancı Yayınları 

Merhaba,

Bugün iki kitaplık bir mini serinin ikinci kitabıyla geldim ve bence serinin bir üçüncü kitabı olmaz, hiç seri devam ediyor havası almadım çünkü.

İlk kitap Jason Thorn'u Sevmek'te, Jason ve Olive'le tanışmış, sevmiştik. Olive'in yakın arkadaşı Lucy'le orada tanışmıştık. Lucy'nin orada bir sevgilisi vardı, adı Jameson (!), hatta ona onu sevdiğini bile söylemişti. O zaman bu Adam Connor kim, kitaba adını büyük başlıklarla yazdıran.

Okuyanlar hatırlar, Jason ünlü bir film yıldızıydı ve sanırım Beverley Hills'te oturuyordu. Yani bütün film yıldızları orada oturmuyor muydu sanki. Jason'da oradadır muhtemelen. İşte Jason'ın aktör bir  komşusu var. Adı, Adam Connor. Yeni boşanmış, küçük bir oğlu olan, ünlü film yıldızı.

Peki biz durup dururken Adam Connor'dan Nefret mi ediyoruz. Kesinlikle hayıır. Biz gidip iki evi ayıran duvarın üstünden onu gizli gizli izleyip, sonra fotoğrafını çekiyoruz spor yaparken yüzerken. Sonra oğlu havuza düşünce gidip kurtarıyoruz. Biz bir teşekkür beklerken, saplantılı hayran unvanıyla tutuklanıp hapse düşüyoruz. Çünkü telefondaki fotoğraflar görülüyor ve Olive'le olan mesajlaşmalar okunuyor. 

Ama gerçekler anlaşılınca hapis faslı bitiyor. Gel gör dünyanın haline ki, çocuk havuza düşerken başında olmayan dadı işten atılıyor ve yerine Lucy'den bakması rica ediliyor.

Lucy her ne kadar sürekli "senden nefret ediyorum" dese de, bir süre sonra bu durum Adam ile aralarında bir oyuna,  oradan da derin duygulara yol açıyor. Ama Lucy lanetli, o yüzden bu aşkı inkar ediyor. Çünkü ailesindeki kadınlar, evlenmeden çocuk sahibi oluyor, erkekler hamilelik haberini alınca bir kuş misali pıır diye uçuyor. 

Kitapta birde Adam'ın eski eşi var ki, onunla durumlar bir hayli karışık, kendini yeniden gündem yapmak için yapmayacağı yok, diyeyim gerisini siz anlayın. 

Son bir not: +18 kısımları var, okumak isteyen istemeyen bilsin. 

Görüşmek üzere ✨✨✨

4 Ağustos 2024 Pazar

Nadia Hashimi - Penceresiz Ev


Ne yararı olur gerçeklerin, anlatan bir kadınsa

Ne yararı olur, zaten söyledikleri hiçe sayılacaksa

✨✨✨✨✨

"Zaman kadının bedeninde farklı akar. Mazi bizi kovalarken gelecek bizimle dalga geçer. Biz böyle yaşarız: Olmuş olan ve olacak olan arasında sıkışıp kalarak."

Penceresiz Ev//Nadia Hashimi
@arkadya_kitap 

Merhaba,

Bugün bir Nadia Hashimi kitabı ile geldim. Okuyanlar yazarın Afganistan kadınlarının yaşamı üzerine yazdığını bilir. Bu yazardan okuduğum üçüncü kitap ve üçü de birbirinden farklı bir yönüyle Afgan kadınlarının hayatından kesitler sunmuş.

Penceresiz Ev'in konusuna gelirsek; Zeba'nın babası o daha küçükken evden dağlarda savaşmaya diye ayrılmıştır. Zeba evlenme yaşı geldiğinde ise dedesinin seçtiği Kamal ile evlendirilmiş ve iyi bir eş, iyi bir anne olabilmek için çalışmıştır.

Yıllar geçmiş, Kamal kötü huylarını iyice ortaya sermişken bir gün çocuklarının okuldan dönmesini bekleyen Zeba, bir ses üzerine bahçeye çıkar. Ondan sonrası ise onu Kamal'ın cesedi başında şoka girmiş bir vaziyette bulan komşular ve polistir. Zeba tüm çabalara rağmen neler olduğunu anlatmaz ve Chil Mahtap Hapishanesine gönderilir. Cezası muhtemelen idamdır.

Kardeşi yardım kuruluşları vasıtasıyla ona Afgan göcmeni Amerika'da yaşayan bir avukat bulsa da kimse Zeba'yı konuşturamaz. Annesi ve avukatı Zeba'yı idamdan kurtarmaya çalışırken aslında yazar, onlarla beraber hapsi bir kurtuluş olarak gören Afgan kadınlarına da bir ayna tutmuş. Dışarıdaki Afgan halkının acımasızlığından hapishanenin güvenli saydıkları duvarlarına sığınan kadınlar ve onların hikayeleri.

Sona kadar Zeba konuş neden anlatmıyorsun diyerek tırnaklarımı yesem de, sonunda öğrendiklerim Zeba sen ne yüce gönüllü bir kadınsın diyerek kitabı kapatmama sebep oldu. 

Farkındalık yaratan bir kitap okumak isterseniz benden size bir #tavsiyekitap 

Görüşmek üzere ✨

Sarah Adams - The Cheat Sheet Serisi 1 - Romantik Taktik

"Bu koca dünyadaki en sevdiğim ruh seninki."

Romantik Taktik // The Cheat Sheet Serisi 1 // Sarah Adams
@go_kitap 

Merhaba,

Konusu klişe olsa da, yazarın tarzını sevdim ve serinin devamı çıkarsa alıp okumayı düşünürüm. Fakat, bir nokta var ki, okurken beni rahatsız etti. Altı kere valla, bir kere vallahi saydım. Beni tanıyanlar bilir, çevirilerde bizim kullandığımız ve onların dilinde olmayan kalıpların kullanılmasını hiç sevmem. Sen otorite miyim bu konuda ne karışıyorsun diyecek varsa, ben okuyucuyum ve sevdiğim noktaları yazdığım gibi takıldıklarımıda yazmalıyım.

Gelelim kitabımıza. Bree ve Nathan lisede tanışmış ve birbirlerinden etkilenmişlerdir. Ama  kanka olmaktan öteye geçemeyecek derecede çekingen davranmaktadırlar. Bree iyi bir balerin olma hayalini bir kaza sonrası kaybeder ama ilerleyen zamanda bir dans stüdyosu açarak yoluna devam eder.

Nathan ise ünlü bir NFL oyuncusu olur. Çiftimiz kanka olarak geleneksel salı günü sabah 5.30 koşusuna çıkmaya devam ederler. Ta ki... Nathan'ın son sevgili Bree'yi kıskanıp sorun çıkarınca, Nathan tercihini Bree'den yana kullanınca ve bu son sevgili Kelsey internette asılsız bir yazı yazınca ve sonunda Bree ise sarhoş olup, restoran tuvaletinde Nathan'a olan duygularını bir gazeteciye anlatınca olay imaj düzeltme, sahte sevgililik klişesine dayanır.

Sonuç, bu iki taraf içinde nasıl yapsam sahte sevgililik olayını gerçeğe çevirsem durumuna dönüşür. Aslında Bree daha çekinikken, Nathan tatlı sporcu arkadaşlarıyla bir aşkın kopya kağıdı listesi bile hazırlar. Berbat öneriler☺️

Ben severek okudum. İçinde +18 barındırmayan tatlı bir aşk öyküsü okumak isteyenlere tavsiyemdir.

Görüşmek üzere✨

Not: Serinin ikinci kitabı, berbat göz kırpma tavsiyesini veren Derek'in kitabı. Seriler yarım kalmasın🩵



Samantha James - McBride Family Serisi 1 - Akşam Yıldızı

"Dün geçmişte kaldı ve bir daha yaşanmayacak. Dünü geri getiremeyiz. Değiştiremeyiz. O yüzden önümüzdeki günlerin daha iyi olacağına bütün kalbimize inanmamız gerek. Önümüzdeki günlerin daha parlak olacağına güvenmeliyiz ve böyle olması için de elimizden geleni yapmalıyız."

Akşam Yıldızı // McBride Family Serisi 1 // Samantha James
@pegasusyayinlari 

Merhaba,

Bugün @illekitap historical okuyoruz grubuyla yaptığım aylık okumamı tamamlayıp gelmiş bulunuyorum. Ve Eloisa James'e bir ara verip Samantha James ile devam ettim bu ay (Soyadları aynıymış şu an onu fark ettim).

Hemen fikrimi söyleyip konusuna geçiyorum. Kesinlikle uzun zamandır bu kadar keyif alarak okuduğum bir historical olmamıştı. Dramı, tutkusu, skandalı, diyalogları tam anlamıyla bir historical romance. 

Konusuna gelirsek; Annabel (Anne) McBride, bir sabah parkta kuzeni ile gezerken Simon Blackwell ile karşılaşır. O an olan olumsuz bir kazayı önleyen Simon, Anne'e ateş püskürür. Ama bu durumdan Anne'in hiç suçu yoktur ve ikili hemen negatif yüklenirler. Kuzen Caro ise bu elektiği fark eder ve kazayı önlediği için teşekkür etmek adına akşam yemeğine çağırır Simon'ı (biri yabancı yazarlara Anne adını kullanmamalarını söylemeli kaç yerde anne okuyup kimin annesi nerden geldi durumu yaşadım).

Böylece tüm aile ile tanışan Simon'ın teyzesi de ailenin yakın bir dostu değil miymiş, bakın şu şansa. Ve teyzenin doğum günü partisini düzenleyecek olan kişi hastalanınca iş Anne'in annesine düşer. Ve bu doğum günü partisinde uygunsuz bir şekilde yalnız kalan çiftimiz, uygunsuz bir şekilde basılarak evlenmek zorunda kalırlar (demezler mi hani negatif elektrik🙈 bu ne hal).

Ama Simon hiç evlenmek istememekte ve bu evliliği gerçeğe dönüştürme gayreti göstermemektedir. Bu durum Anne'in önce işine gelir gibi olsa da, sonra yalnızlık onu boğar ve Simon'ın ustüne gitmeye başlar. Ve başarılı olur. Bu arada Simon'ın geçmisindeki sırları öğrenir. 

Başta söylediğim gibi, güzel bir kitaptı. Historical romance sevenler kaçırmasın. Bu üç kitaplık seriyi.

McBride Family Serisi 
1. Akşam Yıldızı 
2. Gönül Avcısı
3. Gizemli Gelin

Görüşmek üzere ✨✨✨

3 Ağustos 2024 Cumartesi

Joe Siple - Dilek Sihirbazı

"Her birimizin içinde iki kalp var. Biri, neyden yapıldığımızı, ne kadar sevdiğimizi ve ne kadar iyi yaşadığımızı gösteriyor.... Diğeri ise fiziksel kalp. Tek görevi: vücudumuza kan pompalamak ve bizi hayatta tutmak."

Dilek Sihirbazı // Joe Siple
@flokiyayinlari 

Merhaba,

Bugün beni duygudan duyguya sürükleyen bir kitap ile geldim. Öyle ki dün akşam bitirdiğimde gözlerim yaşlı, böyle olmasın ama derken buldum kendimi.

Konusuna gelirsek; Murray 100 yaşına gelmiş, oğullarını ve eşini yıllar içinde kaybetmiş, zamanının ünlü beyzbol oyuncularından biridir. Gittiği her yerde saygı görmekte ve hatta buna şaşırmaktadır. 

Ama ne yazık ki, hayat ona artık yük gibi gelmekte, her gün içmesi gereken ilacı içip içmemek konusunda düşünmektedir. Doktoru ise ona yaşamak için bir neden bulması konusunda tavsiyelerde bulunur. Bunun üzerine bir hastanenin kalp koğuşuna giden Murray orada on yaşındaki Jason ile tanışır ve geride unuttuğu listesini ona vermek üzere harekete geçer. Jason'ın kalp nakli için sıra beklediğini öğrenince bu listedeki beş dileği gerçekleştirmek için ona yardım etmeye karar verir. Pek kolay olmayan bu dilekleri gerçekleştirmeye çalışırken komşu kızı Tiegan onlara yardım eder. 

Aralarında çok kuşak farkı olsa da ikili, sıcak bir arkadaşlık kurarlar.

Bu arkadaşlık sırasında Murray, hep kendi çocuklarını ne kadar ihmal ettiğinin özeleştirisini yapar. Artık tek amacı Jason'ın dilek listesini tamamlamaktır.

Duygu yüklü, okuduğunuzda farkındalık yaratacak bir kitap okumak istiyorsanız, Dilek Sihirbazı tam aradığınız kitap.

Diana Gabaldon - Outlander Serisi 1 - Yabancı

"Sevginin olduğu yerde ondan konuşmanın gereği olmazdı. O ölümsüzdü. O yeterliydi."

Yabancı // Outlander Serisi 1 // Diana Gabaldon
@epsilonyayinevi

Merhaba,

Bugün bir yeniden okuma ile geldim. Hatta Yabancı kitabını üçüncü okuyuşum. Neden mi? İlk okumam yıl 2013, daha dizi yapılmamış ve  kitap serisi aklıma düştü. Ben bir kitap yorumu sayfası bile değilim hatta instagram hesabım bile yok. Gittim ilk beş kitabı sipariş verdim, bazı kitaplar 2 cilt olduğundan bu altı kitap yapıyor. 

Hatta o dönemde ilkokula yeni başlamış daha miniminiş olan kızımın gözünde sayfa sayılarının çokluğu yüzünden devleşmiştim. Bu yıl o lise mezunu olmuşken,  serinin son kitap hariç tüm kitaplarını kitaplığıma eklemiş olarak yeniden, sil baştan yapıyorum. Bu bizi ilk soruya getiriyor, neden mi? Neden olmasın ☺️ Çünkü onbir yılda çoğu detay unutuldu. Üstelik ilk dört bölümden sonra diziyi izlemedim.

Sonra, 2020 yılında arkadaşlar toplandık, ben ilk kitabı zar zor okuyup ev taşıma işine girince, onlar bitirdi, ben devam etmedim. Kısmet bugünlereymiş diyerek bende şimdi devam ediyorum.

Konusuna gelince; İkinci Dünya Savaşı yeni bitmiş, savaşta hemşirelik yapmış Claire savaş döneminde ayrı kaldığı eşi Frank ile yeniden bir yuva kurmaya çalışmaktadır. Bu arada çift ikinci balayı ve Frank'in araştırmaları için İskoçya'dadır. Claire burada farklı bir atmosferin içinde bulur kendini. Craigh da Nun'da dokunduğu taşlar onu zamanından 200 yıl geriye götürür, zamanda yolculuk yapar. Kendini İngilizler ile İskoçların arasında bir çatışmada bulur ve İskoçlar onu alıp kalelerine götürür.

Bundan sonrası zengin tarihi detaylar, ilginç karakterler ve sürükleyici bir anlatım. Claire İngilizlerin zulmünden kurtulabilmek için (zulmü yapan eşinin atası), klan reisinin yeğeni ile evlenmek zorunda kalır. Ve bu kurguya aşk ekleniyor. 

Claire'in çok tarihi bilgisi olmasa da olacakları bilmesi, tarihin yönünü değiştirmek ya da değistirmemek adına ikilemde kalması. Yine iki eşi arasında kafa karışıklığı yaşaması ile seçimini yapması. 838 sayfa dile kolay. Üçüncü okumam olması beni sıksa da burayı hatırlamıyorum dediğim yerler beni mutlu etti. 

Şimdi sırada Kehribardaki Yusufçuk var.

Görüşmek üzere✨

1 Ağustos 2024 Perşembe

Melanie Dobson - Yıldızlarda Saklı


"O zamanlarda dünyada hüküm süren uğursuzluk... aslında bugün bile devam ediyordu. İnsanlar diğerlerine nasıl bu kadar zalimce davranabiliyorlardı?"

Yıldızlarda Saklı // Melanie Dobson 
@arkadya_kitap 

Merhaba,

Yine duygu yüklü bir Arkadya kitabıyla geldim. Yayınevinin en yenisi Yıldızlarda Saklı. @nihllck.kitap ile #aydabirarkadya grubuyla muhteşem bir okuma oldu. Melanie Dobson'ın daha önce Dilek Ağacının Gölgesinde kitabı yine Arkadya Yayınları'ndan kalplerimizde yerini bulmuştu. 

Kitabımıza gelirsek, yine geçmis ve gelecek ikili zaman dilimi içinde geçiyor.

Yıl 1938. alman birlikleri hiç savaşmadan Avusturya'ya girer ve halkın çoğunluğunun desteğiyle orada Hitler düzenini kurarlar. Kısa sürede Yahudi halkın işyerleri kapatılır, sosyal hayattan dışlanırlar ve bir yerden sonra yağmalar, baskınlar, tutuklamalar başlar. Aslında başta işin boyutunun bu kadar büyüyeceğini kestiremeyen halktan bir kısım Yahudilerin değerli eşyalarını güvenli yerlerde saklayarak yardım etmeye çalışırlar. Oysa asıl korumaları gerekenin can güvenliği olduğunu bilmemektedirler.

İşte bu insanlardan biri de Max Dornbach adında bir gençtir. Dr Weis'in yardımıyla çevresindeki Yahudilerin değerli eşyalarını ailesinin Hallstatt Gölü kıyısındaki yazlığı şatonun arazisine, şatonun bekçisinin kızı Annika'nın yardımıyla saklamaktadır. Annika Max'e aşıktır. Max doktorun kızı Luzia'ya aşıktır ama zaman o kadar kötü bir zamandır ki, daha önce dost olduklarınıza sırtınızı dönmek zorunda bırakılmışsınızdır. Aynı Weis ailesine sırtını dönen Max'ın anne babası gibi.

Zaman günümüz. Callie ve ablası kimsesiz bir çocukluk geçirdikleri sırada kasabanın kitapçısı Charlotte onlara kol kanat germiş, yaşlanınca da kitapçıyı onlara bırakarak emeklilik günlerini yaşamaktadır.

Callie, doğum gününde hediye edilen Bambi kitabında sonradan bazı eklemeler yapıldığını fark eder ve bunları tercüme ettirince karşısına bir liste çıkar. Bu listenin izinden gittiğinde kitabın sahibi Annika'ya ulaşamaz ama bir profesör onu bulur ve Hallstatt Gölü'ne yapacağı araştırma gezisine davet eder.

Callie ve Josh'un geçmisin sırlarına yolculukları sırasında aslında yeni bir aşka doğru yelken açtıklarını fark edecekler midir?

Tess Gerritsen - Ateşin Şarkısı

"Parmaklarımda bir telaş, sürekli yanlış ikonlara basıp duruyordum. Böyle kabuslar gördüm ben; yardım istemek için birilerini aramaya çalıştığım ama hep yanlış numara çevirip durduğum."

Ateşin Şarkısı // Tess Gerritsen 
@dogan_kitap 

Merhaba,

Bugün daha önce birkaç kitabını okuduğum ve aslında tüm kitaplarını okumak istediğim yazar Tess Gerritsen'in Ateşin Şarkısı ile geldim. Aslında gözüm 13 kitaplık Rizzoli&İsles Serisi'nde ama şu an okumakta olduğum serilerden birinin bitmesi gerekiyor başlamam için. O yüzden bir süre daha bağımsız kurgularla devam edeceğim.

Gelelim Ateşin Şarkısı'na. Julia, bir quartette keman çalmaktadır ve konser için gittiği Roma'da dönüşünde vermek üzere hediye bakarken bir antikacıya girer. Burada bulduğu bir müzik kitabını, içindeki el yazması vals ile satın alır. Valsi gördüğü anda müzik aklında çalmaya başlamış ve onu çok etkilemiştir.

Ancak eve dönüp bu şarkıyı çaldığında kızında olan değişimler onu korkutur. Kızı Lily, önce evin emektar kedisini bıçaklar, sonra annesini.

Julia, bu durumla karşılaşan her ebeveynin yapması gereken gibi doktora götürür kızını. Ama eşi Rob, Julia'nın da doktora görünmesi konusunda baskı yapmaktadır.

Kızındaki tüm değişimlerin valsten kaynaklandığını düşünen Julia ise bestenin gizemini araştırmak için gizlice İtalya'ya kaçar. Julia orada valsin bestecisi Lorenzo'nun izini ararken, aynı zamanda kendini başka tehlikelerinde kucağına atmış olur.

Kitabın anlatımı geçmis ile günümüz şeklinde Lorenzo ve Julia'nın bakış açılarından yazılmış. Bir yandan Julia'nın yaşadığı gizemleri okurken, diğer yandan bir İtalyan Yahudi olan Lorenzo'nun İkinci Dünya Savaşı yıllarında ailesiyle birlikte yaşadıkları hayattan koparılıp çalışma kamplarına (!) götürülüşleri ve yaşadığı acıları okudum. 

İnsanlık adına yaşananlar çok acı, ama nedense hiç ders alınmıyor. Geçmişin acı çeken halkı bir bakmışsın günümüzde başka bir halka zulmediyor.

Yine harika bir Tess Gerritsen kitabıydı. Yazarı sevenler kesinlikle okurlar, hiç okumamış olanlara ise kesinlikle tavsiyemdir.

Görüşmek üzere ✨✨✨

Not: İncendio adlı eseri You Tube'da Tess Gerritsen hesabında dinleyebilirsiniz.

#tessgerritsen
#ateşinşarkısı
#doğankitap #reklam